29 Mart 2011 Salı

Bitse de Gitsek

Öyle bir moda girdim ki hayat için bile bitse de gitsek diyebilirim şu an.
Şu cuma sabahları işi olmasa, valla büyük sıkıntı var.
İyi ki hayatımda müzik var.

Neyse, aslında anlatacaklarım bunlar değildi.
Aslında, pazar günü gerçekleşen er Emin'i kurtarma operasyonunu anlatacaktım.
Ama, sağ olsun, son iki gecedir yaşanan, hayatımızdaki Fight Club eksikliğinden kaynaklandığını düşündüğüm gerilim dolu zamanlar yüzünden böyle "bitse de gitsek" temalı bir yazı ortaya çıkıyor.

Ayrıca bugünlerde teşekkür hakkımı kullanmak için en uygun aday Merve gibi duruyor. Çünkü; çok iyi bir ev sahibi ve salonlarında leopar desenli bir koltuk var.

The Boat that Rocked!

Bir de zaman geliyor, bu siteden bazı şeyleri kontrol ediyorum:


16 Mart 2011 Çarşamba

Her Gün Bir Ahmet Doğar 3. Kuzey'de

Her gün daha hızlı olması gerekir,
Azıcık daha uzun yaşayabilmek için.
Odasındaki kapı açıcılardan kaçabilmesi için!

Tabi, bunlar sizin için bir anlam ifade etmiyor olabilir.
Ama, everything to me!
Yaşam mücadelesi!

Bir gün o kapı ile dolap arasında sıkıcam ve bir "Cemil Abi" gelecek diye ne kadar çok korkuyorum bir bilseniz.

İşte, adeta bir Ahmet Kapanı!



Biz, 3. Kuzey Yurdu kapı arkası dolap kullananlar birleşsek; diğerlerini döveriz bence.

Not; Dün gördüğüm insan, 5 dakika konuşmamıza rağmen, dünden beri hayatımın ağzıma sıçmaktasın!